Duruşu, içeriği, mesajı ve katılımcılarıyla dün tarihi bir buluşmaya tanıklık ettik... 15 Temmuz akşamına kadar birbirleri hakkında ağıza alınmayacak sözler sarfeden siyasi aktörlerden biri hariç (HDP) tümü Yenikapı’da yanyanaydılar, hangi görüşten ya da etnik kimlikten olursa olsun omuz omuza meydanı dolduran milyonların elinde ise parti değil sadece ayyıldızlı Türk bayrakları vardı. Buna Atatürk’ün “Mevzubahis olan vatan ise gerisi teferruattır” sözünün bir kez daha yaşam bulması diyebiliriz. Çünkü:
İlk defa; iktidar ve muhalefet partilerinin milletvekilleri, teşkilatları ve tabanı aynı meydanda buluştu. Milyonlar üç koldan meydana akarken de tek bir parti sloganı ya da bir lidere yönelik tepki sözü duyulmadı.
İlk defa; bütün siyasi partiler aynı ideal üzerine kendi organizasyonlarıyla alana adam çağırıp, taşıdılar, dolayısıyla da mitinge dönük “motorize kalabalık” tartışması olmadı.
İlk defa; meydanı dolduran kalabalığın profiline bakıp “A” ya da “B partisinin mitingi yorumunu yapmak olası değildi çünkü başı kapalılar kadar açık kadınlar da vardı. Sakal ya da bıyık formu ise tek tip değil dalgalıydı.
İlk defa; meydanda siyasi partilerle özdeşleşen şarkı ya da türküler değil, herkese her kesime hitap eden müzik ve marş yayını yapıldı.
İlk defa; sanatçılar ve ünlü isimler arasında da ayrılık gayrılık olmadı, onlarda Türk bayraklarıyla donatılan tekneyle hep birlikte mitinge gelerek, milletin arasına karıştı.
İlk defa; bir mitingte Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar başta olmak üzere TSK’nın komuta kademesi de tam kadro bulundu. Dahası İlk defa böyle bir mitingde konuşan Genelkurmay Başkanı FETÖ’nün TSK’nın şanlı geçmişine kara bir leke sürdüğünü söyledi. Sonrasında da alandan yükselen destek tezahüratlarıyla moral buldu.
İlk defa; aynı meydanda konuşan Cumhurbaşkanı ve başbakanı CHP’liler, Kılıçdaraoğlu’nu da AKP’liler alkışladı. Bahçeli ise sadece miliyetçi, ülkücülere değil herkese hitap etti.
İlk defa; Cumhurbaşkanı’nın çağrısıyla katıldığı bir mitingde konuşan muhalefet liderlerinden Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanını ve hükümeti doğrudan eleştirmek yerine çekincelerini ve çözüm önerilerini sıralamakla yetindi. Bunu yaparken de çok yapıcı ve yumuşak bir üslup kullanmaya özen gösterdi. Cumhuriyet’in kurucu ayarlarına dönülmesinin önemine işaret eden Kılıçdaroğlu özellikle de “Laiklik bizi bir arada tutan çimentodur” vurgusu yaptı.
Bahçeli ise birlik ve beraberliğe odaklandığı konuşmasında “Ayrımız, gayrımız yoktur. Birliğimizi kararlılıkla korumalıyız, kutuplaşmayı bıçak gibi kesmeliyiz” diyerek, yeni bir sayfa açıp milli uzlaşmayla geleceğin haritasını çizme çağrısında bulundu.
Ellerindeki Türk bayraklarıyla Yenikapı Meydanı’nı kırmızı-beyaza boyayan milyonlar da tek bir nefes, tek bir ses olarak bayrağa ve demokrasiye bağlılık yemini ettiler...
Ve ilk defa; ülkece uzunca zamandır kendimizi bu kadar iyi hissettik.
Gerçekten de kutuplaşma odaklı sert bir iklimin ardından son 23 gündür siyasette ve sokakta yaşanan dün de Yenikapı’yla zirve yapan bu kenetlenme fotoğrafını çok özlemiştik. Keşke içinde HDP’de olsaydı...
Temennimiz o figürün de eklenmesi ve Yenikapı’daki bu tarihi fotoğrafın “anı” değil yeni bir dönemin başlangıç karesi olması...
Çünkü bu birlik ve beraberliğe o kadar ihtiyacımız var ki.
Hele de şu kritik günlerde...
