Avrupalı Akdeniz ülkelerinin dayanışması

Akdeniz'e kıyısı olan İtalya, Fransa, İspanya, Portekiz, Yunanistan, Kıbrıs ve Malta'nın oluşturduğu Med7 grubu, dördüncü zirvelerinde buluştu. Hep birlikte Roma'da "ortak bir Avrupa göç politikasına bağlılıklarını" açıkladılar. Bu sırada sığınmacı almaya yanaşmayan Doğu Avrupa ülkelerini de eleştirdiler. Gazeteciler bu zirvenin güçlü bir Avrupa için önemini değerlendiriyor.

Tüm alıntıları göster/kapat
Avvenire (IT) /

Macron Avrupa'da sert bir çekirdek kurmak istiyor

Macron zirve sırasında İtalya'ya, Almanya ile Fransa arasındakine benzer bir dostluk anlaşması önerdi. Avvenire'den siyasetbilimci Vittorio E. Parsi bunu olumlu buluyor:

“Fransa Cumhurbaşkanı, Avrupa'nın parçalanmasını kendi üslubu ve tartışmasız bir gayretle durdurmaya çalışıyor. Almanya ile Fransa arasında imzalanmış dostluk anlaşmasının, iki ülke parlamentoları tarafından [22 Ocakta] kararlaştırılacak yenilenmesi, bu çabayla açıklanabilir. Macron'un İtalya planları bu kadar iddialı olmasa da benzer yönde. ... Avrupa'da yapmak istediği şey, 'Yeni Avrupa'nın ayrılıkçı kuvvetlerine dayanıklı bir çekirdek kurmak. ... İtalya her iki ülkeyle de bir dostluk mutabakatı imzalamalı. Özellikle de gelecek yıllarda görev başında olması kesin tek kişi Élysée Sarayı sakini olduğu için. Berlin'deki başbakanlık binasına ya da Roma'daki hükümet sarayına kimin yerleşeceğiyse belli değil.”

ABC (ES) /

Bir yıl önceye göre daha az çatışma

Tüm Avrupa, İspanya'nın göç meselesini ele alışını izleyebilir, diyor ABC:

“Med-7 Grubu'nun bu kez, 2016'daki ilk buluşmalarındankinden farklı olarak kuzeyle bozulan ilişkilerin hakim olduğu bir ortamda yapılmaması olumlu bir işaret. ... En doğrudan etkilenenler Akdeniz'e kıyısı olan üye ülkeler olmakla beraber göç, kesinlikle Avrupa'ya özgü bir fenomen. Almanya ve Avusturya siyaseti üzerinde belirleyici etkileri var ve Doğu Avrupa'da dayanışmadan uzak ve anlayışsız tepkilere neden oluyor. ... İspanya'da hükümet başkanı Mariano Rajoy, Roma'daki buluşma sırasında yasadışı göçün kontrolü için verimli bir politikaya işaret etti. İspanya AB tarafından belirlenmiş sığınmacı alım kotasına kesinlikle uymamakla beraber, sınırlarındaki denetim en azından istikrarlı ve kontrol altında.”