Bulgar ve Rumenler kan mı kaybediyor?

Sofya'daki Bilimler Akademisi'nin yaptığı bir projeksiyona göre Bulgar nüfusu 2040 yılına kadar yaklaşık yüzde 20 oranında gerileyecek. Rumenler için güncel rakamlar olmasa da gözlemciler, burada da nüfusun komşu ülkedekine benzer şekilde gerilemesinden endişe ediyor. İki ülkenin yorumcuları bu gelişmenin ağır sonuçlarını tartışıyor.

Tüm alıntıları göster/kapat
Trud (BG) /

Bulgaristan nüfus olarak çoktan öldü

Demografi uzmanı Petar İvanov, Bulgaristan nüfusunun gerilemesini tarif ederken dramatik unsurlardan kaçınmıyor:

“Kulağa korkunç gelecek belki ama Bulgaristan'da cenaze çanları çalmaya başladı. Şu sıralar tarihinin en korkunç demografik krizini yaşayan ülke, bu açıdan bakıldığında aslında çoktan ölmüş durumda. Dünya üzerindeki diğer ülkelere kıyasla çok daha hızlı tükeniyoruz. Ölüm oranlarımız çok yüksek. Bu alanda geçtiğimiz dokuz yıl içinde 19. sıradan, savaşın yaşandığı Suriye ve Afganistan gibi ülkeleri de geçerek birinci sıraya yükseldik. Hatta AIDS salgınının yaşandığı Svaziland'tan bile hızlı azalıyoruz. ... Bilimler Akademisi'nin demografi bölümünde yaptığımız hesaplara göre her gün nüfusumuzdan 220 insan eksiliyor. Bu da saatte dokuz kişi yapar.”

Ziare (RO) /

Barış zamanlarının en büyük göçü

Romanya'da yolsuzluk kuşkusu altındaki siyasetçilerin işine gelecek yeni yasa değişiklikleri bu çarşamba günü parlamentodan geçirildi. Ziare, buna rağmen büyük protestoların olmamasını göçe bağlıyor:

“'Hırsızlığın meşrulaştırılması'nı izleyen protestolar, 13 nolu [Şubat 2017 tarihli] acil durum kararnamesine göre çok daha hafif olmakla beraber artık çok daha ağır sonuçlar yaşanacak. Birçok kişi, ülkeye artık umursamazlığın hakim olduğunu ileri sürüyor. Buna inanmıyorum. Çünkü cep telefonlarının ışıklarıyla protesto için sokağa inenler, ülkeyi çoktan terk etti. Bu insanlar Romanya'ya, 167 milletvekilinin kendilerini hukuk devletinin celladı ilan ettiği bu ülkeye sırtlarını döndü. Barış zamanlarının bu en büyük göçü ancak Suriye'deki göç hareketiyle kıyaslanabilir.”