(© picture alliance / CHROMORANGE / Christian Ohde)

  Çin - ABD

  23 yorum

ABD Başkanı Joe Biden ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Kalifornia'daki buluşması temkinli bir yakınlaşmayla sona erdi. Şi, ABD'ye yapılan fentanil bileşenleri ihracatına kısıtlama getirme sözü verirken, iki ülkenin silahlı kuvvetleri arasındaki iletişimin de yeniden başlatılması bekleniyor. Tayvan meselesinde ise gerginlik sürüyor.

ABD Başkanı Joe Biden, ülkesinin Çin’de yarı iletken teknolojisi, yapay zekâ ve kuantum bilişim alanlarında gerçekleştirdiği yatırımları kısıtlayan bir kararname yayınladı. ABD, bu adımı ulusal güvenlikle ilişkilendiriyor ve Çin’in askeri gücünü artıracak ileri teknolojileri kullanmasını önlemeyi amaçlıyor. Tepki gösteren Çin, kararın rekabet kurallarına aykırı olduğunu öne sürdü.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Çin Dışişleri Bakanı Qin Gang ve Pekin’in baş diplomatı Wang Yi ile buluşmasının ardından, pazartesi günü bizzat Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından da kabul edildi. Görüşmelerden fazla somut netice alınamamış gibi görünse de Avrupa basını ziyareti önemli bir işaret olarak görüyor.

Çin’in Tayvan çevresinde gerçekleştirdiği askeri tatbikat 11 Nisan’da resmen sona erdi. Buna rağmen, Tayvan Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre 9 gemi ve 26 uçakla tatbikatlar sürüyor. Çin Halk Cumhuriyeti, 70 yıldır bağımsız bir ülke olan Tayvan’ı kendi topraklarının parçası olarak görüyor. Bir abluka ve hatta işgal tehdidi mi var? Avrupa basını bu konuda hemfikir değil.

AUKUS Paktı’nın liderleri, pazartesi günü San Diego’da gerçekleşen buluşmada karara vardı: Avustralya Donanması, nükleer denizaltılarla donatılacak. İttifak, Amerika Birleşik Devletleri, Büyük Britanya ve Avustralya tarafından Hint-Pasifik’in güvenliğini güçlendirmek üzere 2021’de kurulmuştu. Çin, bunun Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nın ihlali anlamına geldiğini belirterek sert tepki gösterdi. Yorumcular da tehlikenin farkında.

ABD Hava Kuvvetleri, Çin’e ait olduğu ve casusluk faaliyetinde bulunduğu düşünülen bir balonu Güney Carolina açıklarında düşürdü. Pekin, balonun yalnızca iklim araştırmalarında kullanılan ve yönünü şaşıran sivil bir uçan cisim olduğunda ısrar ederek, ABD’nin askeri yaklaşımını “aşırı tepki” olarak nitelendirdi. Avrupa basını, olayın sebeplerini ve iki tarafın da gerilimi neden azaltmaya çalışmadığını sorguluyor.

Bali’deki G20 zirvesinin başlamasına çok az bir vakit kalmışken, bütün gözler ABD Başkanı Joe Biden ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping arasında pazartesi günü gerçekleşecek görüşmede. Ticaret savaşı, casusluk iddiaları, insan hakları ihlalleri ve Tayvan sorunu gibi bir dizi ihtilaflı meseleden ötürü, iki ülke arasındaki ilişkiler uzun süredir gergindi. Dünyanın bu buluşmadan beklentisi ne olabilir?

Nancy Pelosi’nin adayı ziyaret etmesini provokasyon olarak algılayan Çin’in yanıtı, Tayvan etrafında agresif askeri tatbikatlar gerçekleştirmek oldu. Çin ordusu yalnızca Tayvan’ın on iki millik karasularına girmekle kalmadı, Japonya’nın hak iddia ettiği suları da roketlerle vurdu. Avrupa basını, gelişmelerin ne denli tehlikeli olduğu konusunda bölünmüş durumda.

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, pazar günü Asya gezisine çıktı. Ancak daha önce açıklanan Singapur, Malezya, Güney Kore ve Japonya duraklarına ilaveten Tayvan’ı da ziyaret edip etmeyeceği muğlak kaldı. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping bu konuda uyarılarda bulundu ve adada tatbikat düzenlenmesi talimatı verdi. Avrupa basını, ziyaretin türlü riskler barındırdığını düşünüyor.

Rusya'nın Ukrayna'yı işgali başladığından beri, Çin'in Moskova'dan aldığı ilhamla uzun süredir tehdit ettiği Tayvan'ın fethine girişebileceği endişesi hâkim. ABD Başkanı Joe Biden, dün Japonya'ya gerçekleştirdiği resmi ziyaret sırasında, böyle bir durumda ada ülkesine askeri destek sunulacağını duyurdu. Pekin'in yanıtı sert oldu. Yorumcular, yapılan karşılıklı açıklamaları analiz ediyor.

Fikirler sonunda hükme bağlandı: ABD, Pekin Olimpiyat Oyunları'na diplomatik heyet göndermeyecek. Beyaz Saray'ın gerekçesi Çin'in Müslüman Uygurlara yönelik "soykırıma devam etmesi" ve insan hakları ihlalleri. Pekin sert tepki gösterdi: ABD "yaptıklarının bedelini ödeyecekti". Avrupa basını boykotun anlamını ve sonuçlarını tartışıyor.

ABD, Pekin 2022 Kış Oyunları'na diplomatik bir delegasyon göndermemeyi düşünüyor. ABD'li sporcular yine de oyunlara katılabilecek. Beyaz Saray karara gerekçe olarak insan hakları konusunda Çin'in genel durumunu gösterdi. Avrupa basınının konuyla ilgilenme sebebiyse Çinli bir eski siyasetçi aleyhindeki taciz iddialarının ardından Çinli tenisçi Peng Shuai'den haber alınamaması.

ABD Başkanı Biden, Çin Devlet Başkanı Şi ile yaptığı video zirvesinde, iki güç arasındaki rekabetin bir çatışmaya dönüşmemesi gerektiğini vurguladı. Şi ise, iklim değişikliği gibi zorluklara ancak sağlıklı ilişkilerle yaklaşılabileceğini açıkladı. Biden, Çin'i pek çok kez Hong Kong, Tayvan ve Uygurlara karşı tutumu yüzünden eleştirmişti. Yorumcular iki ülke arasındaki yeni havayı memnuniyetle karşılıyor.

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Tayvan'ın Çin Halk Cumhuriyeti'ne katılması yönünde pazar günü yaptığı çağrıya, Tayvan lideri Tsai Ing-wen'den red cevabı geldi. Çin savaş uçakları geçtiğimiz hafta birçok kez Tayvan hava sahasını ihlal etmişti. Pentagon da artık ABD'li eğitmenlerin Tayvan ordusunu gizlice eğittiğini itiraf etti. Köşe yazarları gerilimin tırmanmasına farklı yorumlar getiriyor.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken ve Çinli mevkidaşı Yang'ın ilk görüşmesi gerginliklere sahne oldu. Blinken, Pekin'i küresel istikrarı tehlikeye atmakla, Yang ise Washington'u Çin'in içişlerine karışmakla suçladı. Avrupa basınına göre, yeni ABD yönetimi böylece hangi rotayı izleyeceğini net olarak gösterdi. Köşe yazarları, Avrupa'nın tepkisinin ne olacağını merak ediyor.

ABD ile Çin dün (çarşamba) bir ticaret anlaşması imzalayarak aralarında aylardır süregelen kavgaya kısmende olsa son verdi. Anlaşmaya göre, iki tarafın da ceza mahiyetinde koyduğu gümrük vergileri düşürülecek; Çin, buna ilave olarak ABD'de üretilmiş, 75 milyar dolar tutarında ürün alma yükümlülüğünün altına girdi. Avrupa basını anlaşmaya gereğinden fazla önem atfetmemek gerektiğini söylüyor.

Hafta başı Finlandiya'da buluşan ve Arktika'ya sınırı olan sekiz devletin oluşturduğu Arktik Konseyi'nde ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, güç iddiası ve kutup bölgesini silahlandırması yüzünden Rusya'yı sert biçimde eleştirdi. Çin de, stratejik olarak önemli bu bölgede nüfuzunu agresif biçimde genişletmeye çalışmakla itham edildi. Washington'ın eleştirileri haklı mı?

ABD Başkanı Donald Trump, ticaret savaşını daha da sertleştirdi ve Çin ürünlerine 200 milyar Dolar düzeyinde ek gümrük vergileri getirdi. Böylelikle Çin'den yapılan ithalatın neredeyse yarısına ek vergi getirilmiş olacak. Yorumcular, Trump'ın bu sert tutumuyla başarılı olabileceğini düşünüyor.

Çin, pazartesi itibariyle ABD kaynaklı 128 farklı ürüne yüzde 15 ile 25 oranında gümrük vergisi uyguluyor. Bu uygulamanın ABD'nin Çin'in çelik ve alüminyum ihracatına uyguladığı ek gümrük vergilerine bir tepki olduğu düşünülüyor. Çin'in karşı önlemlerinin, Trump'ın ticaret politikasının dünya ekonomisine verdiği zararı gösterdiğini savunan yorumculara göre, Avrupa bu gelişmeye karşı bir duruş sergilemeli.

Washington'a göre AB ve buna ek olarak altı ülke daha, çelik ve alüminyuma uygulanan ek gümrük vergilerinden mayıs ayı başında kadar muaf tutulacak. Öte yandan bir ertelemenin söz konusu olmadığı Pekin, Washington'a üç milyar Dolar tutarında ek gümrük vergisi uygulayacağını açıkladı. Ancak yorumcular, Avrupa'nın rahatlaması karşısında uyarıda bulunuyor.

ABD Başkanı Donald Trump Asya gezisinde, Japonya, Güney Kore, Çin, Vietnam ve Filipinler'i ziyaret etti. Trump, Pekin ziyaretinin sonunda Devlet Başkanı Şi Cinping ile çok sayıda ticaret anlaşması imzaladı. Ancak yorumcular, bu anlaşmaların ABD'nin ticaret açığını azaltmayacağını söylüyor ve Trump'ın ABD'nin dünya lideri olma iddiasından vazgeçmesini eleştiriyorlar.

ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, ilk kez bir araya geldi. Trump meslektaşını Florida'daki özel konutunda ağırladı. İki gün sürecek görüşmedeki en önemli konunun, Kuzey Kore'nin nükleer programı olduğu tahmin ediliyor. Basın, ABD-Çin ilişkilerinin gelecekte nasıl gelişebileceğini masaya yatırıyor.

Bir Iphone sözcüsünün ifade ettiğine göre, ABD'li şirket Apple, Pekin'deki resmi makamların talebi üzerine New York Times gazetesinin akıllı telefon uygulamasını kaldırıyor. Yorumcular yabancı şirketlerin Çin'de özgürlükçü değerleri dikkate almamalarına neden olarak, birçok ülkenin örnek olduğunu eleştiriyor.