ABD: Trump'a karşı kitlesel protestolar
ABD’de pazar günü ilan edilen “No Kings Day” kapsamında 2.000’i aşkın şehirde milyonlarca insan sokaklara döküldü. Göstericiler, özellikle de Başkan Donald Trump’ın otoriter tavırlarını ve yasal yetkilerini aşarak ülkeyi bir kral gibi yönetmesini protesto etti. Trump’ın sert göç politikalarına da tepki gösterildi. Avrupa basınından protestolara farklı yorumlar var.
Krallık heveslisi ters rüzgâra çarptı
Der Standard’a göre ABD Başkanı Trump’ın başarısızlığa uğraması artık yalnızca an meselesi:
“Trump karşıtları ‘Krallara Hayır’ sloganıyla nihayet ilgisiz kesimlere dahi ABD demokrasisinin temellerinden sarsılmaya başladığını gösteren etkili ve akılda kalıcı bir söylem geliştirdiler. … Trump yönetimiyle birlikte bir vakitlerin saygı duyulan ve hatta korkulan dünya polisi ABD’den geriye pek bir şey kalmadı. Rusya lideri Vladimir Putin, ‘Trump ile baş etme sanatı’nın gizlerini çoktan çözdü. Dünyadaki otoriter liderler jeopolitik çıkarlarını rahatça dayatıyorlar; çünkü onlar da Trump’ın kendi ülkesini otokrasiye ya da daha da kötüsüne dönüştürmeye çalıştığını biliyorlar. Sonunda bu kral da diğer pek çoğu gibi başarısız olacak. Soru şu: Kendi hatalarıyla mı, yoksa yeni krallar istemeyen halk sayesinde mi?”
Demokrasinin zorlu sınavı
The Irish Times'a göre hafta sonu yaşanan olaylar ABD'nin ne kadar kutuplaşmış olduğunu gösteriyor:
“Cumartesi günü Minnesota'da üst düzey bir kadın siyasetçinin uğradığı şok edici suikast, ABD siyasetinde derinleşen ve tehlikeli boyutlara ulaşan kutuplaşmanın çarpıcı bir göstergesi. … Ülkenin içine düştüğü ayrışma, cumartesi günü sokaklara da yansıdı. … Trump, 'iç düşmanın' dış düşmanlardan daha büyük bir tehdit oluşturduğunu dile getirdi. … Ülkedeki bitmek bilmeyen siyasi gerilimler ve bir tarihçinin ifadesiyle Başkan'ın uzlaşma yerine ‘ateşi harlamayı’ tercih etmesi, bu dönemi ABD açısından son derece riskli kılıyor. Demokrasi ciddi bir sınavdan geçiyor.”
Pek umut yok
Ekonomist Loukis Skaliotis, Cyprus Mail’de karamsar bir tablo çiziyor:
“Trump’ın otokrasi yolunda ilerlemeyi sürdürmesinden ve ABD’de patlak verecek her direnişi şiddetle bastırmaktan çekinmemesinden endişe ediyorum. Eski bir ABD’li diplomat, bir süre önce The Guardian’da dünyanın geri kalanına Amerika’dan vazgeçmeme çağrısında bulunmuştu. Devletlerden susmayıp ABD’deki kurumlara ve halka desteklerini açıkça dile getirmelerini istemişti. Ancak dünyanın geri kalanının yapabileceği bir şey olduğunu sanmıyorum - yaşananların adını olduğu gibi koymak dışında. Ama maalesef, Elon Musk’ın da bizzat deneyimlemek zorunda kaldığı üzere böylesi sözler genelde pek duyulamıyor.”