Belarus'ta seçim: Lukaşenko'nun devri kapanıyor mu?

Belarus'ta 9 Ağustos günü devlet başkanlığı seçimi yapılacak ve 26 yıldır iktidardaki Aleksandr Lukaşenko'nun seçim galibiyeti daha önce olmadığı kadar sallantıda. Muhalefet, daha kısa süre önce hapse atılan kocasının yerine aday olan Svetlana Tikhanovskaya'nın etrafında toplandı. Ancak galip geleceğinden bütün yorumcuların emin olduğu söylenemez.

Tüm alıntıları göster/kapat
Radio Racija (BY) /

Erken sevinmeyin!

Yazar Palina Scienpanenka, Radio Raciya için kaleme aldığı bir blog yazısında beklentileri bu kadar yüksek tutmamayı salık veriyor:

“Bu coşku, yeni muhalefetin aşil topuğu, çünkü sonuç beklenenden çok daha zayıf olabilir. Bu da büyük bir düş kırıklığına ve çok sayıda üzücü sonuca yol açabilir. Kremlin'in de zayıflamış ve her şeye hazır bir Lukaşenko'su olur. ... Şu sıralar Belarus'ta olup bitenler, öncesindeki coşku ve muhalefetin kendini kandırması açısından, Moskova'da 2011 yılında yaşanan protestoları çağrıştırıyor. Gerçekten de Lukaşenko 9 Ağustos günü Tikhanovskaya'yı ardında bırakabilir. Oyları ancak yüzde 36-37'de kalacak olsa da rakibinden fazla alacağı kesin. ... Tikhanovskaya gerçekten kazanmak istiyorsa yüzde 50'den fazla, iyisi mi yüzde 60 almalı. Ancak o zaman, iktidar ne yaparsa yapsın geri çevrilemeyecek bir süreç başlamış olur.”

Gordonua.com (UA) /

Muhalefetin şansı yüksek

Yayıncı Dimitri Litvin, muhalefetin temsilcilerinin neden birçok insan tarafından memnuniyetle karşılandığını Gordonua.com'da açıklıyor:

“Sistemin içinden geliyor ve Belarus'taki insanların gözünü korkutmuyorlar. Daha kısa bir süre öncesine kadar Lukaşenko'nun canını sıkanlar ulusal demokratlardı. Şimdiyse bunlar neredeyse Lukaşenko 2.0 diye adlandırılabilecek Babariko ya da Zepkalo. Söylemleri, siyasileşmiş imajları ya da muhalif biyografileriyle emekli, yaşlı hanımları da korkutmuyorlar. ... Lukaşenko'nun rakipleri için Belarus'un egemenliği merkezi öneme sahip. Ancak bu konuda o kadar da gözü pek davranmıyor ve uzlaşı çerçevesi dahilinde kalıyorlar. Bu uzlaşı da Rusya, Avrupa ve Çin ile işbirliği gereklidir diyor. Kimse Kremlin ile ideolojik bir kopuş yaşanmasını istemiyor.”

Kommersant (RU) /

Bu sefer her şey farklı

Kommersant, seçimin neden öncekilere benzemeyeceğini yazıyor:

“Öncelikle yıllardır ilk kez ortak hareket etmeye karar vermiş ve ortak bir aday üzerinde uzlaşıya varmış muhalefetin, beklenmedik şekilde konsolide olduğunu görüyoruz. İkinci olarak Tikhanovskaya'nın mitinglerine çok daha fazla sayıda insan katılıyor. Üstelik her ne kadar devlet başkanı durumu başka türlü görse de Tikhanovskaya'nın başarısı, herhangi bir siyasi çaylağın ulaşacağı sembolik oy oranlarıyla kısıtlı kalmayacak. Ancak en heyecan verici gelişme, bugüne dek ne Minsk ne de Moskova'da hiçbir sosyolog ya da uzmanın Lukaşenko'nun alacağı gerçek oy desteğini açıklayamaması, çünkü hiçbir anket yapılmıyor.”

newsru.com (RU) /

Neyse ki dikta, dijital aleme sıçramadı

Yayıncı Maxim Goryunov, news.ru tarafından alıntılanan Facebook paylaşımında, diktatörün teknoloji konusunda geride kalmışlığının, muhalefetin şansı olduğunu ileri sürüyor:

“2000'li yılların başında bir gözetim devleti kurmak için şeytani bilgi işlem uzmanları davet etmiş olsaydı, Belarus vatandaşları bugün, duygu ve düşüncelerini bile onlardan önce tahmin edecek elektronik bir caniyle karşı karşıya bulunurdu. ... Neyse ki Lukaşenko'nun sevdikleri pancar, şalgam ve gündoğumunda otlayan ineklerle sınırlı. Nitekim 2020'de de Lukaşenko rejimi basılı propaganda, televizyon ve polis copuna dayalı. ... Muhalefet, Şi Cinping değil, Brejnev yönetimi altındakine benzer bir diktayla karşı karşıya.”

Delfi (LV) /

Letonya'dan fazla bir şey beklenmemeli

Belarus muhalefeti diktadan kurtulmak için Letonyalıları yardıma çağırdı. Delfi buradan ciddi bir sonucun çıkacağını düşünmüyor:

“İnsani açıdan baktığınızda son derece anlaşılır bir çağrı. Ancak bu desteğin somut olarak nasıl olacağını düşündüğümüzde aklımıza hiçbir şey gelmiyor ve herkesin kafası karışık. Onlara nasıl yardım edebiliriz? Belarus ürünlerini boykot mu etmeliyiz? Kulağa oldukça naif geliyor, zira süpermarket raflarında nispeten ucuz votka dışında herhangi bir Belarus ürünü yok. ... Letonyalıların komşu ülkedeki gelişmeler hakkındaki tutumu da yeknesak değil. Birçoğu ülkede sağladığı düzen, kaliteli votka ve düzgün yollar nedeniyle Lukaşenko'yu övüyor.”

newsru.com (RU) /

Devrimi durdurmak mümkün değil

Newsru.com için yazan, yayıncı Aleksey Melnikov ülkeyi bir iktidar değişiminin eşiğinde görüyor:

“Lukaşenko'nun sonu geldi. Yapacağı seçim hileleri işe yaramayacak ve 9 Ağustos'ta seçimi kaybedecek. Çünkü Belarus, Tikhanuvskaya'nın yanında ve keçileri kaçırmış, gürültücü liderinin karşısında yer alıyor. Lukaşenko bu seçimi çalmaya kalkışacak olursa yüz binlerce insan sokaklara inecektir. O zaman Lukaşenko çaresiz kalacak, emrindekiler ona ihanet edecek, milyonları bulacak kalabalığa müdahale etmeyip ateş açmayacak ve Lukaşenko gitmek zorunda kalacak. ... Şu anda paniğe kapılmış halde. Kararsız polis ve gizli servis dışında elinde hiçbir kozu yok. Üstelik onlara da güvenmiyor; onlar da Lukaşenko'ya inanmaktan vazgeçiyor. ... Belarus'ta devrimi havası hakim.”

Financial Times (GB) /

Muhalefet seçim yolsuzluğunu kabullenmeyecektir

AB, seçim sonrası Belarus'un iç siyasette çalkantılı bir döneme girmesine hazırlıklı olmalı, diyor Financial Times:

“Muhalefet adayı Svetlana Tikhanuvskaya'nın ekibi, seçim yolsuzluklarına dikkat çekmek için akıllı telefon ve sosyal medyayı kullanacak. Büyük çaplı bir yolsuzluk durumunda, seçim sonrası gösteriler büyük ihtimalle şimdikinden daha şiddetli olacak ve öngörülemez sonuçları beraberinde getirecektir. Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko ve Rusya lideri Vladimir Putin, iktidarın kendi kontrolleri altında olmayan birinin eline geçmesine izin vermeyecektir. Belarus'u sıcak bir ağustos ayı bekliyor olabileceği için AB üyesi ülkeler daha şimdiden olası bir tepkiye hazırlanmalı.”

NV (UA) /

Rusya'yla gelecekteki ilişkiler muallakta

Bir zamanlar siyasi tutuklu olarak Rusya'nın elinde olan film yönetmeni Oleh Senzov, Lukaşenko karşıtı protestolar, ille de Rusya'nın Belarus üzerindeki büyük nüfuzuna karşı bir protesto olmak zorunda değil, diyor:

“Buradaki asıl soru, Belarus'taki insanların, Ukrayna'nın Rusya'nın saldırgan nüfuzuna karşı verdiği mücadeleye katılmak mı istediği, yoksa sadece farklı koşullar altında 'arkadaş' olmayı mı tercih edeceği. Muhalefetin adayı Svetlana Tikhanuvskaya'nın, neredeyse ağzından kerpetenle alınan Kırım konusundaki görüşleri, daha ziyade ikinci ihtimale işaret ediyor. Ancak Putin'in, Lukaşenko rejiminin düşmesinin ardından sadece Vitebsk bölgesini değil, tüm Belarus Cumhuriyeti'ni ilhak etmek istediğini anlamıyor. Sadece transit geçiş yapacak olan, özel askeri şirket Wagner'in askerleri, alarm vermemiz için ilk işaretlerdi.”

Ukrajinska Prawda (UA) /

Genç orta sınıf korkmuyor

Ukrayinska Pravda yazı işlerinden Yuriy Pançenko ve Belaruslu gazeteci Tetyana Kalinovska, protestoların ardındaki itici gücün özelliklerini inceliyor:

“Muhalefet şimdiye kadar eğitimli kesimin ilgilendiği bir konu olsa da mevcut durumda protestoların omurgasını büyük oranda orta sınıf oluşturuyor. Pandemiden en çok etkilenen ve devletin yardım etmeyi reddettiği küçük işletmelerden gelen insanlar bunlar. Son büyük protestolardan bu yana ekonomik koşullar çok değişti. Yeni bir seçmen nesli, devlet memurluğunu bir kariyer olarak düşünmüyor artık. Minsk nüfusunun yarısından fazlası özel sektörde çalışıyor. O yüzden sırf gösteriye katıldıkları için tutuklanıp işten atılmaktan endişe etmelerine gerek yok.”

tut.by (BY) /

Artık kaybedemeyiz

Analist Sergey Tşalyj, tut.by'nin röportajında muhalefet saflarında yeni bir haleti ruhiyenin doğduğu söylüyor:

“Bundan önceki tüm seçimleri kaybetmemizin sebeplerinden biri, kazanma hissine sahip olmamamızdı. Ancak bu kez kaybedeceğimiz hissine kapılmıyorum. Zafer elimizden alınabilir ama kaybetmemiz neredeyse imkansız. 10 Ağustos'ta hiçbir şey bitmeyecek. ... Bu seçimde bir şahıs değil, değerler için oy kullanacağız. Bölünmüş bir toplumun iki kısmı arasında bir seçim yapmamız gerekecek. Kim devlet başkanı olursa, bölünmüş bir ülke için neler yapmak gerektiğine yanıt vermek zorunda kalacak.”

Svaboda (BY) /

Kan dökmeye hayır, adil seçimlere evet

Nobel edebiyat ödüllü yazar Svetlana Aleksiyeviç Svaboda'daki yazısında, muhalif aday Viktor Babariko'dan umutlu olduğunu söylüyor:

“Çok dürüst bir insan. Hatta bu kirli siyasi mücadelede hiç tecrübesi olmadığı için biraz romantik olduğunu bile düşünüyorum. Viktor Dimitriyeviç [Babariko] ile yaptığım bir görüşmede bu konuyu tartıştık ve bugünkü iktidar gücünün siyaseti böylesine kirlettiği sonucuna vardık. ... Bence [Lukaşenko'nun] dönemi bitti. ... İnsanlar seçimlerin yapılmadığı bir ülkede yaşamak istemiyor artık. Bu ülkede kan dökülmesine izin vermemeliyiz. Hiç kimse kan görmek istemiyor. Adil seçimlerin yapılması için elimizden geleni yapmalıyız.”

NV (UA) /

Terlikle sağlanan dirlik ve düzen

Kiev Üniversitesi Siyasi Araştırmalar Bölümü Başkanı Maxim Jakowlev, Alexander Lukaşenko'yu kastederek, Beyaz Rusların şu 'bıyıklı hamam böceğinden' bıktığını söylüyor:

“Belarus'taki son olaylar sonunda komşularımızın da sabrının taştığını gösteriyor. ... Sembolü terlik olan protestoların formatı da oldukça ilginç. Bıyıklı bir hamam böceğini terlikle ezebilirsiniz sonuçta. ... Belarus'taki seçim kampanyasını yakından takip eden herkes şunu iyi biliyor: Bay Lukaşenko ülkede yaşananların nereye varacağını kestiremediğinin farkında.”

Gazeta Wyborcza (PL) /

Muhalif bir kitle oluşuyor

Gazeta Wyborcza da komşu ülkede bir dönüşüm yaşandığını söylüyor:

“Seçim kampanyası başladığından beri (kampanya Mayıs'ın ilk günlerinde başladı, seçimler 9 Ağustos'ta) toplum günbegün değişti, dayanışmaya başladı ve 'sivil' oldu. Tutuklu ya da takibat altındaki alternatif cumhurbaşkanı adayları için düzenlenen klasik imza kampanyalarında bütün şehirde kilometrelerce uzanan imza kuyrukları oluştu. ... İnternet siyasi hükümlülülerin serbest bırakılmasını isteyen dilekçelerden geçilmiyor. Ünlü sporcular, devlet televizyonundaki gazeteciler, müzik sanatçıları ve oyuncular özgür seçim istiyor. Kendilerinin de dahil olduğu propaganda yüzünden hepsi şimdi utanç duyuyorlar.”

LRT (LT) /

Muhalefet hala bölünmüş durumda

Ortak bir vizyon olmadan bu şiddetli gösteriler önemli bir potansiyel meydana getiremez, diyor sosyal bilimci Gintautas Mažeikis, Lrt'de: '

“Yorulduk işte' sözleri umudun değil, başarısızlığın kelimeleridir. ... Ancak Belarus'ta yaşayanların çoğunun hissettiği tam olarak bu -hala ne halk olabilmiş durumdalar ne de yurttaş. Bunlara dönüşmeleri gerek daha. Moskova'dan bağımsız ortak bir ruha, ortak bir türküye, bir fikir ve onura, bir vizyona ve saygı hissine ihtiyaçları var. Bu vizyonu, bu saygı hissini ve bu özgürlüğü onlara sunan birileriyse hala yok.”

Rzeczpospolita (PL) /

Büyük bir cesaretin kanıtı

Rzeczpospolita, beklenen sert müdahaleye rağmen yurttaşların direniş konusundaki cesaretine hayran kalmış:

“Lukaşenko'nun en büyük rakibi Viktar Babaryka perşembe günü tutuklandığında Belarus halkı cesaret göstermesini bildi. Babaryka'nın yanı sıra oğlu Eduard da hapse atılmıştı. Ardından sadece başkentte değil, ülkenin birçok başka kentinde de uzunluğu kilometreleri bulan dayanışma zincirleri kuruldu. Lukaşenko bu direnişe sadece bir gece dayanabildi. Cuma günü yüzlerce OMON subayı [ulusal muhafız], Minsk sokaklarını doldurdu. İnsanlar yakalanıp kelimenin tam anlamıyla zırhlı araçların içine fırlatıldı.”

Radio Kommersant FM (RU) /

Yurtdışı seyahatleri yerine siyaset

Devlet erki 8 Ağustos'taki seçim günüyle ilgili yanlış hesap yapmış olabilir, diyor Radio Kommersant FM:

“Resmi medya kuruluşlarında tek bir anketin bile yayınlanmaması, görevdeki devlet başkanının oy oranının düştüğüne bir işaret. ... Zamanlamanın da talihsiz olduğu görülüyor: Başlarda Ağustos ayı, bir seçim gösterisi için en uygun ay gibi görünüyordu. Normal koşullar altında Batka ['babacık' anlamına geliyor] karşısında muhalefet olmuyor, zira zengin olanlar yurtdışına tatile giderken, ekonomik durumu o kadar iyi olmayanlar mevsimlik işçi olarak Polonya ya da Rusya'da bulunuyor. Ama pandemi hesapları tam anlamıyla bozdu. Beyaz Ruslar fiili olarak kendi ülkelerinde hapis kalmış durumda ve içeride sadece devlet başkanlarıyla seçim sandığı var.”

Lietuvos rytas (LT) /

Batı şaşkınlıkla izliyor

Lietuvos rytas, protestoların Batı'nın Minsk yönetimiyle ilişkilerindeki beceriksizliği gösterdiğini düşünüyor:

“Lukaşenko'ya karşı yapılan protestoların gerçek bir devrime dönüşüp rejimi kana bulama ihtimali her geçen gün artıyor. Belki rejim de bunun içinde batıp gidecektir. ... Vilnius ve Atlantik'in iki yakasındaki diğer başkentler, şaşkınlıktan donakalmış izlemeye devam ediyor. Daha kısa süre önce Lukaşenko'yla yeni bir dostluğa girişilmiş, onun ülkenin 'egemenliğinin' en büyük garantörü olduğu öne sürülmüştü. ... Belarus'un bugün içinde olduğu durum Batı'yı (ve Litvanya'yı), Doğu'ya yönelik etkin bir politika konusunu en azından bir düşünmeye mi itecek? Yoksa herkes sadece kaygılarını ifade edip Lukaşenko'nun, yeni ve muhtemelen daha şiddetli bir yangın başlayana kadar bu ateşi söndürmüş olduğunu ummakla mı yetinecek?”