Ukrayna tartışmalı AB kredisini alacak mı?
Perşembe ve cuma günleri düzenlenecek AB zirvesinde, Rus devlet varlıklarından Ukrayna’ya “tazminat kredisi” verilmesinin karara bağlanması hedefleniyor. Komisyon’un planlarına göre, kredinin ilk etapta 90 milyar avro tutarında olması öngörülüyor. Fakat -Rus sermayesinin büyük kısmına finansal hizmet sağlayan Euroclear’in bulunduğu- Belçika’nın yanı sıra İtalya, Bulgaristan ve Malta da bu adıma yönelik yazılı çekincelerini bildirdi.
Finansal bekayı güvenceye alın
Der Standard, Avrupa’nın sürekli Trump’ı küstürmemeye çalışmayı bırakıp işi tamamına erdirmesi gerektiğini savunuyor:
“Zarlar asıl 18 ve 19 Aralık’taki AB zirvesinde atılacak. ‘Gönüllüler Koalisyonu’, dondurulmuş 193 milyar avro tutarındaki Rus varlığının bir kısmını Ukrayna için faizsiz krediye dönüştürebilir ve böylece beka mücadelesi veren Ukrayna devletinin bahar aylarında mali çöküş yaşamasını önleyebilir. AB, dayanışma laflarını bir kanara bırakıp ulusal bencillikleri aşmalı ve silah üretimini, ABD menşeli mühimmat satın alımıyla birlikte koordineli biçimde finanse etmeli. … Trump yönetiminden beklenecek bir şey yok. Egomanyak Trump’ı pohpohlama devri geride kaldı.”
Merz üstlendiği büyük sorumluluğun farkında
Hospodářské noviny, Berlin’in bu meselede itici güç olduğu övgüsünde bulunuyor:
“Ukrayna hayatta kalma, Avrupa ise geleceğini güvenceye alma mücadelesi veriyor. Berlin’deki son müzakere turuna ev sahipliği yapan Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, bunu anlayan az sayıdaki siyasetçiden biri. Sadece kendi ordusunun ve Avrupa’nın geri kalanının silahlanmasını hızlandırmak değil, bu hafta önemli bir kararı kabul ettirmek gibi de bir görevi var: Ukrayna’ya, AB topraklarında dondurulmuş Rus varlıklarıyla teminat altına alınacak bir AB kredisi verilmesi. Bu başarılırsa, önümüzdeki iki yıl boyunca Ukrayna’nın finansal kaynaklarını güvence altına alacak ve Avrupa’ya hazırlanması için zaman kazandıracak tarihi bir adım atılmış olur.”
Siyaseten kolay bir adım değil
Naftemporiki, kredi onayının beraberinde getirebileceği sorunları şöyle açıklıyor:
“Dondurulmuş Rus paralarının dolaylı ve garantili kullanımının dahi yaratacağı hukuki komplikasyonların ciddiyeti belli; bu nedenle, yarınki AB zirvesinin oldukça hararetli geçmesi muhtemel. Ancak projede ilerleme sarf edilse bile, uygulama süreci Avrupa hükümetleri için çetin geçecek. Bu özellikle de Güney Avrupa hükümetlerinin sırtına sırf finansal değil, siyasi maliyetler de yükleyebilir. Yurttaşlarını Ukrayna’nın savunmasını desteklemek gibi -övgüye değer- bir hedefin ötesinde, Rus tehdidine karşı kendi savaş hazırlıklarını da finanse etmeleri gerektiğine ikna etmek zorundalar.”