Bütçe açığı prosedürü bitti, Portekiz mutlu

Avrupa Komisyonu sekiz yılın ardından Portekiz'in bütçe açığı prosedürünü sonlandırdı. Portekiz bütçe açığını izin verilen (GSYH'nın) yüzde üçünün altına indirdiği için yaptırımlardan korkmasına da gerek kalmadı. Portekiz basını bu iyi haberi kutlarken devam eden sorunları da göz ardı etmiyor.

Tüm alıntıları göster/kapat
Jornal de Negócios (PT) /

Semboller de önemlidir

AB'in Portekiz'in bütçe açığı prosedürünü sonlandırmasının psikolojik değeri var, diyor Jornal de Negócios:

“Portekiz sekiz yılın sonunda başardı. Uzun, yorucu, çileli bir süreçti. Bu sevindirici haberin özellikle vurgulanması da çok doğruydu. ... Hırslı iyileştirme hedeflerimiz olduğu doğru olabilir (hatta bazıları eskisiden çok daha hırslı). Üç büyük ajanstan birine göre kredi notumuzun düzelmesi de bütçe açığı prosedürünün sonlanmasından daha önemli olabilir. ... Ama artık bütçe açığı günahkarları arasında olmamamızın sembolik bir anlamı var ve semboller çok önemlidir. ... Henüz hedeften çok uzaktayız. [Sosyalist Başbakan] António Costa da farkında bunun, Portekizlilerin çoğunluğu da. ... Troyka'nın tasarruf çılgınlığı olmadan, ama finansal hayallere de kapılmadan çıkılan yolda ilerlemeye devam etmek zorundayız.”

Público (PT) /

Sayıyla galip, hepsi bu

Público gazetesinin ise Portekiz'in henüz hedefe ulaşmadığı konusunda uyarıları var:

“Portekiz'in hak ettiği şekilde AB bütçe açığı prosedürünün sonlandırılmasını kutlamak için tek bir Portekizli bile Lizbon'un merkezindeki Marques de Pompal'e [Lizbonlu futbol takımlarının şampiyonluklarının kutlandığı meydana] koşmadı. Tamam, nadir yaşanan bir an olabilir bu: Portekiz üye olduğu 15 yıl boyunca sadece iki kez bütçe açığı prosedürünün idam sehpasından inebildi. Ve her seferinde yeniden oraya çıkmak zorunda kaldı. Devlet Başkanı Marcelo Rebelo de Sousa'nın ihtiyatlı kehanetleri de, eski muhafazakar Başbakan Passos Coelho'nun sert ikazları da, yeni sosyalist Başbakan António Costa'nın basiretli sözleri de aynı şeye işaret ediyor: Bu bir zafer, ama henüz şampiyonluk zaferi değil.”