Rusya yeni bir anayasaya kavuşuyor

Rusya'da 1 Temmuz'da yapılan tartışmalı anayasa referandumunda seçmenin yüzde 78'i yeni anayasaya evet, yüzde 21'i hayır dedi. Seçim gözlemcileri usulsüzlükleri eleştiriyor. Buna rağmen Kremlin her şeyi doğru yapmış olabilir mi?

Tüm alıntıları göster/kapat
newsru.com (RU) /

Kremlin tüm zorluklara direndi

Aslında muhalif kimliği ile tanınan tarihçi ve siyaset bilimci Sergei Medvedev, 2020'nin darmatik geçen ilk altı ayından sonra newsru.com'un alıntıladığı bir Facebook gönderisinde devlet erkini kutlamak zorunda hissetmiş kendini:

“Mart ve nisan aylarında kocaman bir 'siyah kuğu' sürüsüne benzeyen gelişmeler (Koronavirüs, sokağa çıkma kısıtları, toplumsal kriz, küresel durgunluk, petrol fiyatlarındaki düşüş, yanlış zamanda yapılan referandum, iktidara yönelen hoşnutsuzluk) rejimi temellerinden sarsması muhtemel faktörler olarak bir araya geldi. Ama devlet bunları aşmayı ve hem pandemide bildi, hem petrol piyasasında, hem bütçede, hem de stratejik olarak istikrarlı olduğunu gösterdi. Hatta Putin iki takıntısını da hayata geçirdi: Askeri resmi geçit ve eski görev sürelerini sıfırlayacak bir referandum.”

NV (UA) /

Pandora'nın kutusu açıldı

Köşe yazarı Viktor Şenderoviç, nv.ua'daki yazısında, referandumla Rusya'nın ayaklarının yerden kesildiğini söylüyor:

“Çok açık, hatta göz göre göre yapılan bir tahrifatın hepimiz az çok farkındayız. Tek farkında olmayan bütün bu sahtekarlığın müsebbibi olan sığınağına saklanmış tuhaf adam. ... Rusya'da iktidarın konumunu sürdürebilmesinin tek nedeni, kulların ısrarla alışkanlıklarından vazgeçmemeleri -ve gizli servislerden korkmaları. ... Rusya anayasasız şu anda. Gerçi eskiden de anayasaya uyan yoktu, ama en azından olan bitenin değerlendirilebileceği bir ölçüttü anayasa. Artık eski anayasa geçerli değil, yenisi de meşru değil. Pandora'nın kutusu açıldı, içinden de yasal çerçevesi olmayan bir restleşmeye davet çıktı.”

Denník N (SK) /

Rus halkı devletine hizmet edemedi

Rus halkının çoğunluğu Putin'in iktidarını sonsuza kadar uzatmasına evet diyerek Rusya'yı geriletiyor, diyor Denník N:

“Rusya Putin'in liderliğinde sadece görünürde zenginleşti. Bunun tek nedeni dünya petrol ve doğalgaz fiyatlarıydı. ... Rusya rtık neredeyse sadece silah üretiminde rekabet gücüne sahip. Bir zamanlar süper güç olduğu uzayda da geriledi. ... Putin 20 yıl boyunca ülkesini geliştiremedi. Sadece askeri sembollere, görkemli bir savaş geçmişine, kişi kültüne oynadı Putin ve Rusya modern ve güçlü bir ülkeymiş gibi yaptı. Çarşamba günkü seçimde seçmen Putin iktidarını sonlandırarak devletine destek olmak istemedi.”

Dnevnik (SI) /

Seçilmiş bir sosyopat yerine bir otokrat

Anayasa değişikliğinin kabul edilmesi Dnevnik'i demokrasiyi sorgulamaya itmiş:

“Demokrasinin güç mekanizmalarına olan inanç azalıyor sanki, bu yüzden kaderimizi şu andaki ABD başkanı gibi seçilmiş sosyopatlardansa, Çin modelinden tanıdığımız otokratlara teslim etmek daha iyi belki de. ...Gerçekçi bir değerlendirme yapacak olursak: Rusya'daki anayasa değişikliği sadece günümüzdeki Rusya'nın ruh halini değil, milliyetçilik, popülizm ve uzun süredir yok olduğunu sandığımız başka şeyin kokusunu taşıyan küresel ruhu yansıtıyor.”

La Repubblica (IT) /

Avrupa'yla gerginlik en akıllı yol değil

Putin'in karar vermesi gerekiyor, diyor La Repubblica:

“Ebedi çar 16 yıl boyunca ne yapacak iktidarda? Bir teori, Libya'dan Suriye'ye, Kuzey Kutbundaki nükleer avcı uçaklarından, İngiltere'de (radyoaktif polonyum ya da sinir gazı gibi) konvansiyonel olmayan silahlarla saldırılara, Batı dünyasıyla siyasi ve askeri hesaplaşmasını sürdüreceği yönünde. Bir başka daha gizli teoriyi de Financial Times dile getirmiş: Sonsuza kadar başkan olan biri ,Rusya'nın çöküşte olduğunu, Moskova için gerçek tehdidin Asya cephesinde Çin'in genişlemeciliği olduğunu ve Rus Çarı Büyük Petro'nun söylediği gibi Rusya'nın kaderinin Avrupa'da çizildiğini anlamak zorunda.”

Echo Moskwy (RU) /

"Evet" diyenlerin çoğu devleti hor görüyor

Muhalif siyasetçi Leonid Gosman Echo Moskvy'de yer alan blogunda, otoriteye abartılı bir destek olmadığını dile getiriyor:

“Halkın beşte birinin HAYIR dediğini kabul etmek zorundayız. Sadece 'dış mihrakların' etkisindeki ya da 'yabancı casuslar'dan oluşan yüzde ikiden ibaret değil bu insanlar, aksine halkın önemli bir kesimi. ... Ama EVET diyenler de ne değişikliklere, hatta ne de Putin'e evet dedi. Bu, eski Sovyet geleneğine göre sadakatin göstergesiydi, şimdi de halkın devletle uğraşmak istememesinin göstergesi. 'Evet' demeleri devlet erkini beğendikleri anlamına gelmiyor. Aslında çoğu kendini aşağılanmış hissediyor ve devleti HAYIR oyu kullananlardan ya da bu komedide yer almak istemeyenlerden daha çok küçümsüyor.”

Mérce (HU) /

Putin yine eski popülaritesinin peşinde

Haber sitesi Mérce, referandumu salt devlet başkanının popülaritesini artırmaya yönelik bir kampanya olarak değerlendiriyor:

“Bir pandeminin ortasında alelacele alınmış doğaçlama önlemlerle, üstelik anayasa değişikliğinin meşruiyeti için tamamen gereksiz bir referandum yapmak neden bu kadar önemliydi? Referandumun Zafer Günü olan 9 Mayıs'tan kısa bir süre önce yapılması planlanmıştı. ... Bu gün Rusya'da her yıl dev törenlerle kutlanır. ... Putin'in 2017'den beri sürekli azalan popülaritesini yeniden arttırmak için ulusal ve geleneksel duyguların kabartılması elverişli olacaktı. ... Şu anda Korona pandemisinin Rusya'da ne gibi sonuçlar doğuracağını, ertelenmesine ve değişen koşullara rağmen halk oylamasının Putin'e yarayıp yaramayacağını bilmiyoruz.”

Frankfurter Rundschau (DE) /

İlişkiler üst düzey siyasetin ötesine taşınmalı

Frankfurter Rundschau, AB ile Rusya arasındaki ilişkilerde sıradan insan faktörünün yer almamasından şikayetçi:

“Mesele mal, petrol ya da doğal gaz değil, Rus halkının alternatif bir yaşam modeli görmesi ve tanımasını sağlayacak olanaklar ve karşılaşmalar. Genç Ruslar buraya serbestçe gelebilmeli, üniversiteye gidebilmeli ve buraları tanıyabilmeli, ama bütün bunlar için vize uygulamalarının değişmesi şart. Batı Avrupalıların da Rusya'ya seyahat etmesi ve ülkeyi sadece Moskova'dan icazet alınarak yapılan haberlerden tanımaması da faydalı olabilir. AB, ama öncelikle de Almanya Rusya'yla ilişkileri üst düzey siyasetin ötesine taşırsa ve bu arada gençliği öncelerse uzun vadede karlı çıkar. Şunu da eklemekte fayda var: Anayasa değişikliğinde devlet başkanının görev süresinin sıfırlanmasına en çok karşı çıkan Rus gençliğiydi.”