(© picture-alliance/Malte Ossowski)

  Almanya'da seçimler

  12 yorum

Almanya’da artık yeni bir hükümet var. Şansölye Olaf Scholz'un (SPD), Yeşiller ve Hür Demokratlar (FDP) ile kurduğu koalisyon kabinesi çarşamba günü işbaşı yaptı. Avrupa basını, Berlin'deki yeni başlangıcın AB'nin yönünü nereye evrilteceğini mercek altına alıyor.

Almanya'da Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP), koalisyon anlaşmasını sundu. Bakanlar kurulu da yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Basın, Avrupa'nın sosyal demokrat Başbakan Olaf Scholz'tan, yeşil Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock'tan ve liberal Maliye Bakanı Christian Lindner'den ne beklediğini ele alıyor.

SPD'nin başbakan adayı Olaf Scholz parlamento seçimlerinin ardından SPD-Yeşiller-FDP koalisyonundan yana görüş bildirdi. Ancak CDU lideri Armin Laschet de pes etmeyerek Hıristiyan Birlik'in başında olduğu bir koalisyon hükümeti için destek arıyor. Analizlere göre durum son derece karmaşık.

Federal seçimlerin ardından koalisyon oluşturabilecek partiler arasında ilk istikşafi görüşmeler başladı. Kimin başbakan olacağı henüz kesin değil. Köşe yazarları yine de seçimin kendi ülkeleri ve Avrupa için beraberinde getireceği gelişmeleri okuyorlar. Çoğunluk büyük bir değişim yaşanmayacağına inanırken bazı köşe yazarları bu gelişmeyi olumsuz yorumluyor.

Almanya'da Federal Parlamento seçimlerine günler kala yarışın nasıl sonlanacağı belirsizliğini koruyor. Kesin olan tek şey var, o da seçimin ardından Federal Almanya'nın başbakanlık koltuğuna 16 yıl sonra ilk kez Angela Merkel oturmayacak. Avrupa basınında bir kez daha aday olmayan Merkel hakkında övgü olduğu kadar yergi de yer alıyor.

Almanya pazar günü yeni parlamentosunu seçerek Merkel’in ardılını da belirlemiş olacak. Son anketler Olaf Scholz'un başbakan adayı olduğu SPD'nin oy oranının yüzde 25, CDU/CSU'nun yüzde 22 ve Yeşiller Partisi'nin yüzde 16 olduğunu gösteriyor. Almanya'daki seçimler Avrupa açısından ne kadar önemli de olsa, çoğu köşe yazarı Almanya'nın politikalarında büyük bir değişime neden olacağını beklemiyor.

Federal seçimlere iki buçuk hafta kaldı. Kamuoyu araştırmaları SPD'nin CDU/CSU'yla arayı açmaya devam ettiğini gösteriyor. Sosyal Demokratlar şu anda oyların yüzde 25'ini, Birlik partileri ise sadece yüzde 19'unu alıyor. Yeşiller ise yüzde 17 bandında. CDU/CSU'nun son anda bir hamle yapıp durumu değiştireceğine inanmayan Avrupa basını, seçim sonrasını tartışıyor.

Seçimlere dört hafta kala başbakanlığa en yakın adaylar Armin Laschet (CDU), Olaf Scholz (SPD) ve Annalena Baerbock (Yeşiller) televizyonda yayınlanan bir tartışma programında seçimde öne çıkan konularla ilgili görüşlerini açıkladı. Köşe yazarları adayların iklim politikalarıyla ilgili görüşlerinin ne kadar cesur olduğunu birbirlerinden farklı yorumluyor.

AB'nin hem nüfus hem de ekonomi açısından en büyük ülkesi Almanya, tam bir ay sonra, 26 Eylül günü sandığa gidiyor. Angela Merkel sadece başbakanlık görevini teslim etmekle kalmıyor, uluslararası siyasette de bir boşluk bırakıyor. Diğer AB üyesi ülkelerden bu nedenle kaygılı sesler yükseliyor.

Hristiyan Birlik partileri CDU/CSU ile Sosyal Demokrat Parti SPD, 2017 yılından bu yana ilk kez seçmenden aynı düzeyde ilgi görüyor. Seçime dört hafta kala birlik partilerinin aşağı doğru trendi devam ediyor. Adayı Olaf Scholz ile SPD yüzde 25, CDU/CSU ancak yüzde 21, Yeşiller ise yüzde 18'e kadar varan bir oy oranına sahip görünüyor. Avrupa basını, SPD'nin seçimden zaferle çıkmasının olası sonuçlarını değerlendiriyor.

Almanya'da Federal Parlamento seçimleri yaklaşıyor. Böylece 16 yıllık Merkel döneminin ardından başbakanlık koltuğunda ilk kez yeni bir yüz olacak. Avrupa basınında Armin Laschet, Olaf Scholz ve Annalena Baerbock gibi isimler pek heyecan yaratmıyor. Yeni bir döneme girilip girilmediği konusunda ise farklı görüşler var.

Almanya'daki başbakanlık mücadelesinde kamuoyunun ilgi odağı geçen haftaya kadar Yeşiller Partisi adayı Annalena Baerbock'tu. Sonra sel felaketi yaşandı ve kurbanlar için düzenlenen anma töreninde gülen CDU adayı Laschet gündeme geldi. Köşe yazarları iki ay sonra yapılacak Almanya seçimlerinde kartların yeniden karılıp karılmayacağı konusunda farklı düşüncelere sahip.