Helsinki Nihai Senedi'nin imzalanışının 50. yıldönümü

1 Ağustos 1975’te yani Soğuk Savaş'ın tam ortasında, Batı ve Doğu Bloku’ndan 35 ülke Helsinki Nihai Senedi'ni imzalamıştı. Senet, sınırların değiştirilemezliği ve insan hakları ile temel özgürlüklerin korunması gibi konularda imzacı ülkeleri yükümlü kılıyordu. Yorumcular, Helsinki’de düzenlenen 50. yıldönümü resmî töreni vesilesiyle şu soruyu gündeme getiriyor: 'Vancouver’dan Vladivostok’a' artık yalnızca boş bir laftan mı ibaret?

Tüm alıntıları göster/kapat
Lapin Kansa (FI) /

Gereksiz bir etkinlik

Lapin Kansa, Helsinki Nihai Senedi'nin bir benzerinin yeniden düzenlenmesi gerekliyse de şu anda bu neredeyse imkânsız, diyor:

“Günümüz Rusyası, 1975 yılında Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı’nda kabul edilen Avrupa sınırlarının dokunulmazlığı ve insan haklarına saygı gibi temel ilkelere karşı neredeyse tamamen kayıtsız bir tutum sergiliyor. Bu durum, Rus temsilcilerin neden konuklar arasında yer aldığı sorusunu gündeme getiriyor. Törenin gerçekleştiriliyor olması dahi şaşırtıcı bir husus. ... 1975’teki konferansa benzer bir barış zirvesine kuşkusuz yine ihtiyaç var. Ancak Rusya Ukrayna’daki hukuk dışı saldırı savaşını sürdürdüğü ve Putin iktidarda kaldığı müddetçe, böyle bir konferansın düzenlenebilmesi mümkün görünmüyor.”

Ria Nowosti (RU) /

Yeni sürümü ancak Rusya'nın zaferinden sonra mümkün

Kremlin’e yakın haber ajansı Ria Novosti şöyle diyor:

“Helsinki Nihai Senedi, 50 yıl önce o vakitler Rusya’nın zaferiyle sonuçlanan İkinci Dünya Savaşı’nın sonuçlarının nihai teyidi niteliğindeydi ve birlikte yaşamaya dair bir uzlaşıyı temsil ediyordu. Bu tür anlaşmalar ancak Rusya’nın kazanacağı yeni bir zaferin ardından yapılabilir ve hayata geçirilebilir: Bu zafer görmezden gelinemez, geçersiz sayılamaz ve sorgulanamaz. Rusya, karşındakini yok edebilecek ve onunla birlikte yaşamanın kurallarının belirlenmesi gereken denk bir güç olarak kabul edilmek zorunda kalacak.”

The Irish Times (IE) /

Güçsüz ama anlamsız değil

Helsinki Anlaşması'ndan doğan AGİT (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı) sınırlı bir etkiye sahip olsa da The Irish Times'a göre hâlâ geçerliliğini koruyor:

“AGİT, dünyanın en büyük bölgesel güvenlik örgütü ve hem Ukrayna'nın hem de ABD ile Rusya’nın üyesi olduğu tek kuruluş. Halen faaliyetlerini sürdüren örgütün üye sayısı 57’ye ulaşmış durumda. Ancak, hükümetlerin uluslararası hukuk düzenine riayet ettiği, insan haklarını koruduğu, barışçıl ve işbirliğine dayalı bir Avrupa vizyonu zamanın sınavından geçemedi. Yine de bu vizyon, esas Helsinki Nihai Senedi’nin ruhuna uygun biçimde bugün hâlâ ulaşılması gereken şüphe götürmez bir hedef olma niteliğini koruyor.”