Avrupa Konseyi İnsan Hakları Sözleşmesi’nde reform planlıyor
Avrupa Konseyi’nin gayriresmi bakanlar toplantısında, 1950’de kabul edilen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin göç konularında değiştirilmesi anlamına gelebilecek adımlar atıldı. İlk olarak Danimarka ve İtalya’nın önayak olduğu bu “yeniden kalibrasyon”, devletlere sınır kontrolleri, sınır dışı işlemleri ve insan kaçakçılığıyla mücadelede daha fazla hareket alanı sağlamayı hedefliyor.
Güncel koşullara uyum sağlayın
The Times, göç meselesine karşı halkın ruh halini dikkate alan bir reformu gerekli görüyor:
“Tüm Avrupa’da aşırı sağcı partilerin yükselişi, başka unsurların yanı sıra kontrolsüz göç konusundaki artan hayal kırıklığının bir yansıması. Bu da savaş sonrası liberal düzeni değerli bulanların, hukuki mütalaaların kamusal uzlaşıdan kopmasına izin vermemeleri gerektiğine dair bir uyarıdır. Strazburg’un ‘yaşayan aracı’ [Sözleşme’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından yorumlanması] kulak vermeli ve yeni zorluklara uyum sağlamalı. Uyum sağlamazsa, parçalanabilir.”
Pazarlık konusu yapılamayacak temel haklar
The Guardian, bu reformun ahlaki çöküş anlamına geleceği uyarısında bulunuyor:
“Reform temkinli ve sorumlu, hatta ilerici olarak sunuluyor. Ancak yeni bir orta yol önerilmemekle kalmıyor, aksine bazı hayatları diğerlerinden daha az kıymetli gören bir politikaya geri dönülüyor. … İnsan hakları asla sadece güvenli ve konforlu zamanlar için doğmuş bir kavram değildir. Tam da böyle anlar için, baskının arttığı, günah keçisi aramanın cazip geldiği, merhametin zaaf olarak gösterildiği zamanlar için ortaya çıkmıştır. Koruyucu tedbirler, tarihin en korkunç hatalarını tekrarlamamızı önlemek için varlar. İnsan haklarının püf noktası, ne pazarlık edilebilir ne de geçici olmalarıdır.”