Moldova'da genel seçim: AB rotası onaylandı
Cumhurbaşkanı Maia Sandu’nun liderliğindeki Avrupa yanlısı iktidar partisi PAS, Moldova Cumhuriyeti’ndeki genel seçimleri %50,2 oyla kazandı. Eski Cumhurbaşkanı Igor Dodon’un Rusya yanlısı Vatansever Blok'u ise %24,2 oy aldı. Böylece PAS, küçük bir kayba rağmen koalisyon ortağı olmadan ülkeyi AB üyeliği hedefi doğrultusunda ilerletmeye devam edebilecek. Avrupa medyası, seçim sonuçlarını değerlendiriyor.
Şimdi Brüksel’den büyük çaplı yardım gelmeli
The Irish Times, AB'nin genişleme sürecinde de hareketlilik olacağı öngörüsünde bulunuyor:
“Sandu’nun partisi, altyapı projeleri için ek AB yardımları ve pazar erişiminin iyileştirilmesi sayesinde programını daha hızlı hayata geçirmeyi umuyor. Seçim sonuçları, Brüksel’den destek almayı çok daha kolaylaştırabilir. Bu gelişme, Rusya’nın komşularına yönelik giderek daha saldırgan hal alan siyasi ve askeri tutumuna karşılık AB'nin kendi güvenlik çıkarlarını nasıl güçlendireceğine karar vermesi gerektiği için hayli büyük öneme sahip. Moldova’nın büyüklüğünün ötesinde sembolik bir anlam taşıyan bu sonuç, AB’nin hızlı genişlemesine dair tartışmayı yeniden alevlendirecektir.”
Sandu'ya açık çek yok
Agora.md blogu, pek çok seçmenin korkudan iktidar partisine oy verdiğini söylüyor:
“PAS, bu sonucu hükümet çalışmalarında sınırsız bir yetki olarak görürse yanılgıya düşer. Oyların kayda değer bir bölümü, doğrudan partinin gündemine verilmiş bir onay olmaktan çok uzlaşmacı, yozlaşmış ya da popülist alternatiflerin reddedildiği gerçeğini yansıtıyor. Pek çok seçmen, barışı ve Maia Sandu’nun teşvik ettiği Avrupa yanlısı rotayı korumak için korkuyla 'en güvenli' seçeneğe yöneldi. Bu durum, PAS’ı sorumlu ve pragmatik bir yönetim tarzına mecbur kılıyor. Reformlar ve somut sonuçlar hızla görünür hale gelmezse, elde edilen seçim desteği hızla eriyebilir.”
Rusça konuşan yurttaşlar daha iyi entegre edilmeli
Tageblatt uyarıyor:
“Ortalama 200 avronun biraz üzerinde emekli maaşı alan çok sayıda yaşlı Moldovalı geçinmekte zorlanıyor - bu da onları popülist vaatlere açık hale getiriyor. Seçmenlerin üçte birinden fazlası açık ya da örtük Rusya yanlısı güçlere oy verdi: Avrupa yanlıları, şimdiye değin genelde ihmal ettikleri ya da şüpheyle yaklaştıkları Rusça konuşan nüfusa ulaşmayı ve onları daha iyi entegre etmeyi başaramadıkları sürece, Kremlin’in dezenformasyonları etkisini sürdürecektir.”
Moskova'nın imajı olumsuz yönde değişiyor
Siyaset bilimci Ekaterina Schulmann, Facebook'ta Gürcistan ve Moldova gibi ülkelerde Rusya'ya karşı tutumdaki değişime odaklanıyor:
“Rusya Federasyonu, son üç yılda eskiden Rusya ile dostluğu ucuz doğalgaz ve yüksek emekli maaşlarıyla ilişkilendirebilen açık fikirli seçmenleri dahi cezbetmeyi giderek zorlaştıran bir imaja büründü. Belki de 'Rusya yanlısı partiye oy verin, o zaman Rusya bize saldırmaz' söylemi, [2024] Gürcistan seçimlerinde hâlâ kulağa inandırıcı gelmiş olabilir. Ancak bu söylem, 'Rusya yanlısı partiye oy verin, o zaman Rusya bizi hazırlıksız yakalayarak saldırısını gerçekleştirir ve kimse bizi korumaz' şeklinde bir algıya dönüşüyor.”
Kıymetli siyasi deneyimi paylaşmak gerek
Gazeteci Carmen Dumitrescu, republica.ro’da Romanya’nın komşusu Moldova’dan Rusya’nın hibrit dezenformasyon savaşına nasıl karşı koyacağını öğrenmesi gerektiğini yazıyor:
“Romanya kendi uzmanlarını Moldova Cumhuriyeti’nde eğitebilir; böylece biz de enformasyon savaşına karşı nasıl mücadele edileceğini ve en önemlisi bunun nasıl kazanılacağını öğrenebiliriz. Çünkü biz, demokrasiye ve iyiliğe alıştığımız için Rus yöntemlerini çoktan unuttuk. Moldova ise bunları aklından hiç çıkarmadı. Ama bu sayede, nasıl seferber olunacağını da öğrendi. Kahramanca savaştı ve seçmenleri doğru yolun demokrasi ve Avrupa olduğuna ikna etmeyi bildi.”