Buluşma iptal: Peki bu Ukrayna için ne anlama geliyor?
Trump ile Putin arasında düzenlenmesi planlanan görüşme anlaşıldığı kadarıyla askıya alınmış durumda. ABD Başkanı, azami taleplerinde ısrarcı olan Moskova’nın Trump’ın Kiev’in de desteğini alan mevcut cephe hattının dondurulması önerisini reddetmesi sonrasında “boş yere buluşmak” istemediğini söyledi.
Barış hâlâ bir serap
Neatkarīgā, toplantının şimdilik neden iptal edildiğini yorumluyor:
“Putin bir kez daha Trump’a buluşma teklif etmişti. ... Trump teklifi kabul etmiş, ancak bunun için iki ülkenin dışişleri bakanlarının yalnızca gündemi önceden belirlemelerini değil, aynı zamanda savaşın durdurulması ve ateşkes koşullarını içeren taslak belge üzerinde de uzlaşmalarını şart koşmuştu. Ancak böyle bir mutabakatın sağlanması şu anda pek muhtemel görünmüyor, zira Putin’in kendi şartlarından geri adım atmaya niyetli olduğuna dair hiçbir emare bulunmuyor - Trump’ı en son telefonla araması dışında. ... Dolayısıyla, Ukrayna’da barışın yakın zamanda gerçekleşeceğini söylemek mümkün değil; şimdilik bu, uzak ve belirsiz bir serap olmayı sürdürüyor.”
Kimse Putin'e baskı uygulayamaz
Der Standard, Trump'ın yakın zamanda başarıyla uyguladığı bir reçeteyi tekrar kullanmak istediğini gözlemliyor:
“Kendisi yalnızca mevcut cephe hattı boyunca bir ateşkesin sağlanmasından yana. Önce bu karar alınmalı, ardından diğer konular müzakere edilebilir. Bu yaklaşım, Trump’ın Gazze’de Binyamin Netanyahu’ya baskı yaparak ve Arap devletlerinin Hamas’a baskı uygulamasıyla ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılmasını sağladığı başarı reçetesini anımsatıyor. Görünüşe göre Trump, bu kez de bir müttefikine baskı uygulamak istiyor; fakat bu sefer hedef İsrail değil, Ukrayna. Ancak durum hayli farklı, zira saldırgan Rusya, Hamas kadar zayıf değil ve Putin’e etkili şekilde baskı uygulayabilecek bir güç yok.”
Trump'ın Kremlin'e inancının sınırları var
Siyaset bilimci Serhiy Taran, Espreso’nun alıntıladığı bir Telegram gönderisinde Trump’ın er ya da geç Putin üzerinde gerçek bir baskı kurmak zorunda kalacağını belirtiyor:
“Trump, Putin’le gerçekleşecek mucizevi buluşmalara inandıkça ‘Biden’ın savaşı’ hızla ‘Trump’ın savaşına’ dönüşecek. Bu yüzden de bu inancının sonsuza değin sürmeyeceği kanaatindeyim. Trump her seferinde beklentilerine ters düşen sonuçlarla karşılaşınca, yumuşak diplomasinin ötesine geçecek alternatifler üzerine düşünmeye başlayacaktır. Ancak bu düşünsel dönüşüm istenenden uzun sürebilir.”
Dondurulmuş varlıklara artık el koyun!
Aamulehti, dondurulmuş paralara el konursa savaşın Rusya açısından maliyetinin artacağını hatırlatıyor:
“Bu elbette uluslararası mülkiyet hukukuna aykırı olur. Ama Rusya’nın hiçbir gerekçe sunmadan başka bir ülkeye saldırması ve tanınan devlet sınırlarını savaş yoluyla değiştirmeye çalışması da uluslararası hukuka aykırı. Rus varlıklarına el konulması, AB’nin Ukrayna ve Avrupa’nın savunmasını güçlendirmekte büyük ölçüde kararlı olduğunu Moskova’ya gösterir. Bu hamle, Rusya’nın saldırı savaşını neredeyse iki kat maliyetli hale getirir, Rus savaş ekonomisinin çöküşünü ve savaşın sonunu hızlandırır.”